بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

أَلَّا تَزِرُ وَازِرَةٞ وِزۡرَ أُخۡرَىٰ ٣٨

Ki doğrusu bir vizir çeken başkasının vizrini çekecek değil.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَن لَّيۡسَ لِلۡإِنسَٰنِ إِلَّا مَا سَعَىٰ ٣٩

Doğrusu insanın sa'yinden başkası kendinin değil.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنَّ سَعۡيَهُۥ سَوۡفَ يُرَىٰ ٤٠

Ve elbette sa'yi yarın görülecek.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ثُمَّ يُجۡزَىٰهُ ٱلۡجَزَآءَ ٱلۡأَوۡفَىٰ ٤١

Sonra ona en değerli mükâfat verilecek.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنَّ إِلَىٰ رَبِّكَ ٱلۡمُنتَهَىٰ ٤٢

Ve elbette nihayet Rabb’ine gidilecek.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنَّهُۥ هُوَ أَضۡحَكَ وَأَبۡكَىٰ ٤٣

Hakikat odur güldüren ağlatan.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنَّهُۥ هُوَ أَمَاتَ وَأَحۡيَا ٤٤

Hakikat odur öldüren, dirilten.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنَّهُۥ خَلَقَ ٱلزَّوۡجَيۡنِ ٱلذَّكَرَ وَٱلۡأُنثَىٰ ٤٥

Hakikat odur erkeği dişiyi iki eş yaratan.

– Elmalılı Hamdi Yazır

مِن نُّطۡفَةٍ إِذَا تُمۡنَىٰ ٤٦

Bir nutfeden ekildiği zaman.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنَّ عَلَيۡهِ ٱلنَّشۡأَةَ ٱلۡأُخۡرَىٰ ٤٧

Şüphesiz ona aiddir neşeti uhrâ da.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنَّهُۥ هُوَ أَغۡنَىٰ وَأَقۡنَىٰ ٤٨

Hakikat zengin eden, sermaye veren o.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu